Social Icons

16 Nisan 2013 Salı

Yaz boyu sürecek sınırsız konserler!

Yaz boyu sürecek sınırsız konserler!

Gruplar ve sanatçılar belli olmaya başladı. Kimin konserinden ne beklemek lazım, hangi tarihler unutulmaz olacak? Yaza erken ve genel bakış...
Hiç lafı dolandırmadan konuya giriyorum.
Vodafone-Pozitif işbirliği tek bir büyük festival yerine yaz boyu devam edecek bir konserler serisi ortaya çıkardı. Pozitif yıllarca Rock’n Coke için getirmeye uğraştığı ancak tarihler uymadığından bir türlü getiremediği pek çok dev grubu ve sanatçıyı Vodafone sayesinde getirme fırsatını yakaladı. İsabet oldu. Bu sayede yaz boyu konser izleyeceğiz.
Avea istikrarla sürdürdüğü daha küçük
ölçekteki konserlerine devam ediyor. Belle&Sebastian’la müzikseverleri kalpten yakaladılar.
Rock’n Coke ile ilgili herhangi bir açıklamanın henüz yapılmamış olması eylül sonunda Hezarfen’de yapılacak festival hakkında endişelenmemize neden oluyor. Şu yakında haberleri gelecektir diye tahmin ediyorum.
Parkorman’ın yazlık mekan yokluğunda yeniden konserler için kullanılacak olması şahane. Artık metronun da ulaştığı bir yer, müziksever için kolaylıktır.
İnönü Stadı  yıkılmadan büyük konserlere ev sahibi olacak. Ama bu eğreti çözümler İstanbul’un yazlık konser ve festival alanı ihtiyacını karşılamıyor. Zira Santralistanbul’da artık kimse etkinlik düzenlemez.
Küçükçiftlik Park en kıymetli mekan oldu. Güzel bir yer ancak her konseri kaldıramıyor. Tek başına bütün İstanbul’a yetmesi mümkün değil. Kuruçeşme Arena’nın da yokluğunda yeni yerler şart.

Kaçmaz: Belle&Sebastian (28 Haziran, Küçükçiftlik Park)
Avea Escape to Music konser serisinde bugüne kadar farklı türlerden grupları izledik. Ama Belle&Sebastian’ın yeri ayrı. İskoç ekibin Türkiye’deki ilk konseri olacak. Ve şimdiden rahatlıkla söyleyebilirim ki unutulmazlar arasında yerini alacak. Bell&Sebastian hiç eskimeyen şarkılar ve albümler yapan söz yazarlığında ekol olmuş bir ekip (bazıları için The Smiths neyse, benim için de Belle&Sebastian odur). Bu konserde önlerde “yeooov” falan diye coşmak olmaz, sahneyi gören sakin bir yer ayarlamaya bakın kendinize, güzel güzel dinleyin şarkıları.

One Love’da iki yenilik: Blur ve bira (!) (20, 21, 22 Haziran)
One Love Festival bu yıl sağlam geliyor. Geçen yıldan iki önemli farkı var bu yılki festivalin: Blur ve bira. Geçen yıl bira festivalinde bira içirmemişlerdi telefonla arayanlar, bu yıl Santralistanbul’dan Küçükçiftlik Park tesislerine taşınması muhtemel festivalin (keşke Parkorman olsa). Daha küçük bir alan ama fark etmez, küçük olsun bizim olsun. Assolist Blur’ün performansı muhtemelen tarihe geçer. Şu ara Avrupa’da pek çok festivalin kadrosunda yer alan grup son beş yıldır son konserlerini verip duruyor gerçi ama belli olmaz, gitmeye bakın, bir daha dünya gözüyle zor... Pozitifçilerin “daha bombalarımız var” açıklamasına istinaden pazar gününe de büyük bir isim koyacaklarını tahmin ediyorum.
(The Strokes olmaz mı mesela?)

Eğlence garanti: Snoop Dogg, Nas, Cee Lo Green (7 Temmuz,İnönü Stadı)
Nas’ı izlemek kısmet olmadı ama size Cee Lo ve Snoop Dogg hakkında bir iki laf edeyim. Cee Lo Green şahane bir R&B vokali. Bu özelliğini popa ve dans müziğine şahane yansıtıyor. Gnarls Barkley olarak izlemiştim.

Tek başına da sağlam bir ekiple çalıyor. “Fuck You” orada söylenmeye başladığında muhtemelen stat coşacaktır. Cee Lo cover’lar da yapıyor arada ve şahane eğlendiriyor. Snoop Dogg’a gelince; kendisi adamım. Eğlenmek istiyorsanız verdiğiniz paranın karşılığını alacaksınız. Bolca küfür yemeye (Snoop Dogg küfrederek gösteriyor sevgisini) hazır olun.

The Prodigy, Basement Jaxx, Jaguar Skills (29 Haziran, İnönü Stadı)
Dans etmek isteyen bu tarihi bir kenara yazmalı. Açıkçası Prodigy değil ama Basement Jaxx heyecanlandırıyor beni. Bu Britanyalı elektronik müzik üstadlarının 2013 albümleri “Music” yakında piyasada olacak. Jaguar Skills’i dubstep’e gönül verenler kaçırmasın (beni açmaz).

İstanbul’da heavy metal bayramı: Iron Maiden, Anthrax (26 Temmuz, İnönü Stadı)
Bu defa İnönü Stadı’na geliyor olmaları “ikinci konserde doğrusunu buldular” dedirtiyor Iron Maiden’cılara. Maçka’da millet perişan olmuştu geçen sefer kalabalıktan. Maiden tarikat gibi taraftarı, hayranı, takipçisi olan
bir grup. İnönü Stadı dolacaktır. Anthrax da cabası.


Parkorman’da rüya âlemi: Sigur Ros (2 Temmuz, Parkorman)
Parkorman’da o gece masal ortamları yaratacaklarına eminim. İnsanı transa sokan, büyülü, ruhani, derin, sofistike, dingin ve ilahi bir müzikleri var. Tek fena yanı, Alicia Keys ile aynı geceye denk gelmesi...

R&B ve soul’a doyarız: Alicia Keys (2 Temmuz, Küçükçiftlik Park)
İstanbul Caz Festivali’nin bu yılki mühim konuğu. Hali hazırda dünyanın en büyük R&B şarkıcılarından biri. Kimsenin kaçırmak istemeyeceği ve muhtemelen ana-baba günü olacak bu konserin Sigur Ros’la aynı gün olması üzdü, hatta perişan etti beni. Keys’in “Girl On Fire” isimli albümü 2012 sonunda yayımlanmıştı. Turnesinin adı da “Set The World On Fire”.  Yakacak yani ortamları.
BU YAZ BUNLAR DA VAR
*The National 23 Haziran’da Parkorman’da olacak. Amerikalı grup orayı ne kadar doldurabilir emin değlim ama gidenler güzel bir indie rock konseri izleyecek.

*30 Seconds to Mars bu yıl albüm yapan ve turneye çıkan ekiplerden. Solisti Jared Leto’nun hayranı boldur. Alternatif rock dinleyicisini ilgilendiren konserlerden
(30 Haziran, Parkorman).

* Parkorman’ın bir diğer konuğu da Kesha olacak. Şu ara en meşhur genç popçu kendisi. Obama’nın balosunda sahneye çıkmalar, Iggy Pop’la, Black Keys’in Patrick Carney’siyle takılmalar... Bir adet genç popçu kız. Çok büyük bir beklentim yok açıkçası.

Kaynak:
Milliyet - Mehmet Tez

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder